-
1 kırmızı
kırmızı rot;kırmızı oy Neinstimme f;kırmızı süs balığı Goldfisch m;Kırmızı Şapkalı Kız Rotkäppchen n;kırmızı şarap Rotwein m;kırmızı yanıyor VERKEHR es ist rot -
2 kırmızı
-
3 kırmızı oy
kırmızı oy (lordlar kamarası)n. non content -
4 kırmızı
\kırmızı (at rengi)kumêt--------sor -
5 kırmızı oy
Neinstimme f; s. a. beyaz oy -
6 kırmızı
кра́сный* * *кра́сныйkırmızı elma — кра́сное я́блоко
kırmızı havyar — кра́сная икра́
kırmızı renkte — кра́сного цве́та
kan kırmızıı — крова́во-кра́сный ( о цвете)
••kırmızı gömlek gizlenmez — погов. ши́ла в мешке́ не утаи́шь
-
7 kırmızı
adj. red, scarlet, ruby, cherry, florid, gules, ruddy--------n. red, scarlet, ruby, carmine, gules--------pref. erythr, erythro--------kırmızı (renk)adj. red* * *1. carmine 2. red 3. ruddy 4. scarlet -
8 kırmızı oy
го́лос про́тив ( при голосовании) -
9 kırmızı
ал; кызыл -
10 kırmızı
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kırmızı
-
11 kırmızı et
n. red meat -
12 kirmizi
[T kirmiz, Az qirmiz, Tk girmizi, from OT *qyrmyz]: redA Concise Gagauz Dictionary with etymologies and Turkish, Azerbaijani and Turkmen cognates > kirmizi
-
13 kırmızı
Qırmızı -
14 kırmızı
czerwień; czerwony -
15 kırmızı
кра́сный -
16 kirmizi
ПЛЪЫЖЬ(Ы) -
17 kırmızı
плъыжьы -
18 kırmızı
أحمرقرمزي -
19 kırmızı
-
20 kırmızı
red
См. также в других словарях:
kırmızı — is., Ar. ḳirmizī 1) Al, kızıl renk 2) sf. Bu renkte olan Siyah zülüflü, kırmızı dudaklı, altın ve mercan gerdanlı kadınlar. A. Haşim Birleşik Sözler kırmızı bayrak kırmızıbiber kırmızı bülten kırmızıçizgi … Çağatay Osmanlı Sözlük
kırmızı kart — is., sp. Kurallara aykırı davranan veya daha önce hakemler tarafından sarı kart gösterilerek ikaz edilmiş oyuncuyu oyundan çıkartma cezası Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kırmızı kart göstermek kırmızı kart görmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kırmızı çürük — is., ğü Zararlı mantarların etkisi sonucu çam türü ağaçlardaki göbek odunun kırmızı kahverengi olması … Çağatay Osmanlı Sözlük
kırmızı et — is. Büyükbaş hayvanların yağı ve proteini yüksek, besleyici eti … Çağatay Osmanlı Sözlük
kırmızı oy — is. Bir oylamada, karşı durum alındığını gösteren oy … Çağatay Osmanlı Sözlük
kırmızı bayrak — is., ğı, sp. Atletizm yarışlarında hakemlerce gösterilen, sporcunun kurallara uygun olmayan bir biçimde atladığını veya koştuğunu belirten kısa saplı bayrak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kırmızı bülten — is. Uluslararası polis örgütünün dünya çapında aradığı suçlular için yayımladığı arama ve yakalama emri … Çağatay Osmanlı Sözlük
kırmızı çizgi — is. 1) Gümrükteki pasaport kontrolü sırasında geçilmesi yasak olan bölgeyi belirleyen çizgi 2) mec. Belli bir konuda taraflar arasında kabul edilebilir son nokta … Çağatay Osmanlı Sözlük
kırmızı gömlek — is., ği Ne kadar saklanmaya çalışılırsa çalışılsın gizlenemeyen şey … Çağatay Osmanlı Sözlük
kırmızı nokta — is. Televizyonda şiddet veya cinsellik içeren programların belli bir yaşın altındakilere izlettirilmemesini belirten işaret … Çağatay Osmanlı Sözlük
kırmızı pasaport — is. Ülkesini yurt dışında temsil etmekle görevlendirilen kimselere belirli süreler için verilen pasaport … Çağatay Osmanlı Sözlük